COVID-19 salgınının yarattığı kaostan, görünüşe nazaran birtakım öbür hastalıklar da kurtulamadı. Uygulanan seyahat yasakları, karantinalar, kapanma tedbirleri, fizikî aralık, maske kullanımı, daha sık ve dikkatli paklık ve dezenfeksiyon uygulamaları ile bir arada, 2020-2021 grip mevsimi neredeyse yaşanmadı. Yani, global olarak grip hastası olan şahısların sayısı daha evvel karşılaşılmadığı kadar düşerken, mevcut virüslerin genetik çeşitliliğinde de inanılmaz bir düşüş yaşandı. Virüsün birçok alt kümesi neredeyse büsbütün yok olurken, mevsimsel grip aşılarının amaç aldığı bir virüs ailesinin görünene nazaran soyu büsbütün tükendi.
Araştırmacılar, geçtiğimiz yıl grip virüslerinin tekrar ortaya çıkma gayretini takip ederken, bu ailenin gözükmediğini fark etti. Artık ise, Kuzey Yarımkürede grip salgınları tekrar tüm gücüylr ortaya çıkarken, influenza B/Yamagata ailesi hala ortada gözükmüyor. Bu virüs ailesi, Nisan 2020’den beri kesin olarak tespit edilmedi.
Daha az grip virüsü çeşidi bulunması, gelecekte virüslere karşı aşıların da daha uygun ayarlanabilmesi ve mevsimsel aşıların daha tesirli olabilmesi manasına geliyor. Fakat şayet virüs gelecek mevsimlerde insanların bağışıklığı zayıflarken tekrar ortaya çıkarsa çok daha tehlikeli olabilir.
