Bugün tekrar yeni bir akıllı telefon konuğumuz; biraz vivo V25 modeli hakkında konuşacağız, bu telefonun bizlere sunduklarına bakacak ve özelliklerini birlikte tanıyacağız. Telefon bize şöyle hoş bir paket ile birlikte geldi. Kutunun içini stadyum biçiminde hazırlamışlar; bunun sebebi, vivo’nun önümüzdeki günlerde Katar’da düzenlenecek olan 2022 FIFA Dünya Kupası’nın akıllı telefon bölümündeki tek sponsoru olması. Kutunun içinde buna özel olarak hoş bir Dünya Kupası anahtarlığı ve telefonun ardına yerleştirilebilecek plakalar bulunuyor. Hatta bunlar ortasında bize de özel bir tane hazırlanmış bir model de bulunuyor. Bu plakayı alıp telefonun gerisine yerleştiriyor ve kutusundan çıkan silikon kılıfı da taktığınızda ortaya bu türlü hoş bir imaj çıkıyor. Bunlar hoş düşünülmüş şeyler, fakat bizim mevzumuz telefon ve artık vivo V25’i tanımaya başlayalım.
vivo V25, şirketin V serisinin premium tasarım çizgisini sürdüren bir model. Elimizde Gün Doğumu Işıltısı rengiyle bulunuyor. Ayrıyeten Elmas Siyahı renk seçeneği de var. Bu Gün Doğumu Işıltısı renkli modelin özel bir ayrıntısı var, o da etraf ışıklarına nazaran renk değiştirebiliyor olması. Art panel, güneş ışığına yahut UV ışığına maruz kaldığında yüzey rengi dalgalanma deseniyle altın, turuncu ve kırmızı tonları ortasında geçiş yapıyor, ışık kaynağından bir mühlet uzak kaldığında ise özgün rengine geri dönüyor. Çok beğenilen bir ayrıntı olmuş, görünüme albeni katıyor bu özellik.
Bunun yanında hayli hafif ve ince bir telefon olduğunu da söyleyebiliriz. Yalnızca 7.79 mm kalınlığında telefon ve 186 gram yükünde. Keskin kenarları var, hem önden hem arttan 2.5D ince ve düz çerçevelerle süslenmiş. Elde ziyadesiyle şık duruyor.
Telefon epey şık evet lakin birebir vakitte epeyce da sağlam. Çünkü vivo kaliteye kıymet veren ve bunun için maliyete katlanan bir marka ve bunu vivo V25’te dayanıklık testleriyle kanıtlamış. O denli ki vivo, bu telefonu yaparken bir dizi teste tabi tutmuş. Tam 42 bin defa düşme testinden sağlam çıkan vivo V25, USB temas noktasının 6 bin defa takıp çıkarılmasına ve -20 ila 50 derecelerde çalışma ortamı sıcaklıklarına karşı test edilmiş. Bunların yanında IP54 sertifikası da hazır. Böylelikle toza ve suya karşı da dayanıklılık gösteriyor.
vivo V25’in ekranı 6.44 inç büyüklüğünde. Kenar çerçeveleri ziyadesiyle ince tutulmuş. Ekran çözünürlüğü 1080×2404 piksel olan telefonun ekran tazeleme suratı ise 90Hz. Böylelikle kullanırken ister ekranlar ortası geçişlerde, ister uygulamalar içindeyken akıcı bir ekran tecrübesi sağlanıyor. AMOLED panelin kullanıldığı ekranın en beğendiğimiz yanlarından biri de 1300 nit parlaklık seviyesine ulaşabiliyor olması. Böylelikle parlak güneş ışığı altında ekranı rahatlıkla görebiliyorsunuz, ekranın okunabilirlik düzeyi yüksek. HDR10+ manzara teknolojisinin de kullanıldığı ekranın DCI-P3 renk gamını yüzde 100 oranında kapsadığını ve 180Hz dokunma örnekleme suratına sahip olduğunu da söyleyelim. Burada gördüğümüz 1300 nit ekran parlaklığı ve HDR10+ üzere özellerin birçoğunu orta segment akıllı telefonlarda görmüyoruz, o nedenle bunların vivo V25’te bulunması epeyce kıymetli avantajlar.
vivo V25, güçlü bir model. Telefonda güç tasarruflu 6 nm 5G platform olan, yüksek performanslı ve az güç tüketen Dimensity 900 işlemcisi yer alıyor. Böylelikle kullanım noktasında uygulamalarda sorun yaşamıyorsunuz. Oyun kısmında ise telefonda bulunan Game Boost Modu sayesinde sistem kaynakları, işlemcinin ve soğutma sisteminin oyun performansı potansiyelini büsbütün açığa çıkartacak formda optimize ediliyor ve akıcı bir oyun tecrübesi sağlanıyor. Bunda elbette kullanılan RAM ve depolama ünitelerinin özelliklerinin de katkısı var. Telefonda 8 GB LDDR4X bellek kullanılırken, depolama ünitesi de 256 GB kapasitesinde ve UFS 3.1 formatında. 8 GB RAM, Android 12 işletim sistemi için ziyadesiyle yeterliyken, 256 GB kapasitesindeki hafıza yetmezse diye telefonda microSD kart yoluyla harici depolama takviyesine de yer verilmiş.
Ayrıca burada RAM konusuna bir parantez açmak lazım. vivo V25, kullanıcı tecrübesini optimize etmek için 8 GB genişletilmiş RAM’i destekleyen yenilikçi bir bellek idaresi teknolojisi ile geliyor. Telefon, RAM’in fonksiyonunu üstlenmek, belleği artırmak ve tıpkı anda daha fazla uygulamanın çalışmasını sağlamak için boşta kalan ROM alanının kısımlarını kullanmak için yazılım algoritmalarını kullanıyor. Böylelikle kullanıcılar birden fazla uygulama ortasında problemsiz bir halde geçiş yapabiliyor ve daha âlâ bir kullanıcı tecrübesinin keyfini çıkarabiliyorlar.
Genişletilmiş RAM 2.0’dan 3.0’a yükseltilen sürümü; uygulama gruplandırma, bilgi sıkıştırma ve data birleştirme üzere birtakım yeni özellikleri de bünyesinde barındırıyor. Daha maksat odaklı bir sistem stratejisi sayesinde daha az harici bellek kullanımıyla daha fazla ölçüde uygulama verisi depolanabiliyor. Hafıza alanını daha verimli hale getiren ve güç tüketimini azaltan bu özellik, kullanıcı tecrübesini yeni bir düzeye taşıyor. vivo laboratuvarında yapılan testler, Genişletilmiş RAM 3.0’ın evvelki sürümlere kıyasla art planda yüzde 50 oranında daha fazla etkin uygulama tutabildiğini göstermiş. Yani günün sonunda baktığımızda, bu telefon uygulama performansı manasında sahiden de işini ziyadesiyle yerine getiriyor, tıpkı anda birden fazla uygulamayı kullanırken en yüksek randımanı alabilmenizi gözetiyor.
Bu ortada vivo V25, 5G dayanağına sahip. Telefonda Dual-Mode 5G ve Dual 5G Standby dayanağı yer alıyor. Yani ülkemize 5G takviyesi geldiğinde, bu telefon ile 5G ağlara bağlanabileceksiniz. Bunlara ek olarak vivo V25’te 4K HDR görüntü motoru, MediaTek MiraVision HDR Görüntü ve MediaTek HyperEngine 3.0 üzere gelişmiş platform optimizasyon teknolojileri de yer alıyor. Bunların hepsi telefonun kalbinde bulunan Dimensity 900 işlemcinin avantajları. 6nm süreç sürecinin yapıtı olan bu işlemci, güç verimliliği konusunda ise MediaTek 5G UltraSave teknolojisine dayanıyor ve ağır kullanım noktasında tesirli bir pil performansı sunuyor.
Telefonun batarya kapasitesi 4500 mAh düzeyinde. Bu batarya kapasitesi ile günlük kullanımlarda sorun yaşamıyorsunuz. 17 saate kadar video oynatabiliyor ya da 8 saat boyunca PUBG üzere ağır grafik gücü isteyen oyunları oynatabiliyor. Şarjı bittiğinde ise 44W FlashCharge desteği ile yalnızca yarım saat içinde yüzde 61 oranında şarj olabiliyor. Böylelikle kısa müddette kaldığınız yerden telefonu kullanmaya devam edebiliyorsunuz.
Telefonun kameraları da bir o kadar etkileyici. Geride gördüğümüz bu 2 dev lens hem hoş görünüyor hem de başarılı kamera yetenekleri sunuyor. Bunlardan biri 64 MP çözünürlüğe sahip f/1.8 diyafram açıklığı bulunduran ve 0.7 mikrometrelik ana kamera olurken, bir başkası ise 8 MP ve f/2.2 diyaframlı ultra geniş açılı kamera. Bu ikilinin çabucak yanında ise 2 MP makro kamera yer alıyor, üzerindeyse LED flaş bulunuyor.
Ana kamerada hem faz algılamalı otofokus hem optik manzara sabitleyici, yani OIS yer alıyor. vivo bu kamerayı 64 MP OIS Ultra Algılama Kamerası olarak tanımlamış. OIS’in amiral gemisi düzeyindeki bu özelliği, gelişmiş hassasiyeti ile titremenin neden olduğu bulanık imajları en aza indiriyor. OIS modülü, çekim yapmak için telefonu tutarken eliniz titrediğinde lens modülünü çabucak zıt istikamette hareket ettirerek titremeyi dengeliyor. Bu sayede düşük ışıkta istikrarlı fotoğraflar ve görüntüler çekebiliyorsunuz. Böylelikle hem imaj kalitesi hem de başarılı çekim yapma talihi kayda bedel oranda artmış durumda.
Bunun yanı sıra telefonda Hibrit İmaj Sabitleme özelliği de yer alıyor. OIS ve EIS’in ikili tesirlerini birleştiren bu bilhassa kamera sarsıntılarının neden olduğu bulanıklık azaltılıyor. Bundan gece yapacağınız çekimlerde de ziyadesiyle faydalanıyorsunuz. Gece yapılan çekimlerde hareket sırasında düşük parlaklığı telafi eden bu sistem, gece modundayken ağır art ışıklı sahnelerde karanlık yüzlerin ve art planların çok pozlama meselesini çözerek yüz ve art plan kalitesini en üst düzeye taşıyor.
Benzer husus bokeh, yani alan derinlikli çekimlerde de geçerli. vivo V25 ile sunulan dinamik Bokeh Flare Portre özelliği, objenin etrafındaki manzarayı bulanıklaştırarak objeyi ön plana çıkarıyor. Tıpkı vakitte yumuşak ve doğal yansımalar oluşmasına önayak oluyor. Bunun yanı sıra kullanıcılar fotoğraflarda daha net bir yüz imajı ve daha hassas cilt dokusu elde edebiliyor. Yani Instagram’dan paylaşmak istediğiniz fotoğraflar bu kamera ile eskisinden daha hoş görünecek.
Bu ortada selfie fotoğraflarınızda da büyük değişim göreceksiniz. Çünkü vivo V25’te 50 MP Eye AF Selfie özelliğine sahip bir ön kamera yer alıyor. Bu ön kamera 50 MP HD Portre’yi destekliyor, bu sayede bu kamera ile çekilen fotoğraflar büyütüldüğünde de netliğini koruyor. Bu ortada 50 MP ön kamerayı bugün baktığımızda amiral gemisi akıllı telefonlarda da görmüyoruz. O nedenle bu hakikaten de vivo V25’i üst segment rakiplerinden ayıran önemli bir nokta oluyor. Ayrıyeten ön kamerada otomatik odaklama özelliği yer alıyor, lakin yeniden pek çok modelde olduğunun bilakis V25’in bu özelliği 15 cm’den sonsuza uzanan odak arasıyla yakın yahut uzak fark etmez, çektiğiniz selfie’lerin tam odaklı ve net çıkmasını sağlıyor. Pek çok telefonda ön kameranın 35 cm ila 40 cm’lik sabit bir odak uzunluğuna sahip olduğunu görüyoruz. vivo V25, bunu bir adım öteye taşımış. Böylelikle selfie çekimi esnasında hazırolda beklemek durumunda kalmıyorsunuz; hareket sırasında da bulanıklıklar bu biçimde gideriliyor. Bunda ön kamerada kullanılan göz otomatik odaklama sisteminin de katkısı bulunuyor.
Sonuç
Evet, sonuç olarak toparlayacak olursak, vivo V25 başarılı özellikleri hoş bir tasarım ile birebir potada eriten pek yeterli bir model olmuş. Şu an çok yeni bir model, bu hafta içinde satışa çıkmasını bekliyoruz. Fiyatı ise şimdi netlik kazanmadı. Hoş bir fiyattan satışa çıkarsa pek çok kişinin tercih olacaktır kanısındayız.
Sponsorlu İçerik
